9031,82%-2,18
34,48% 0,09
36,43% 0,26
2944,22% 0,32
4929,17% 0,00
Günümüzde kalp krizi geçirenler sayısındaki artış sonrası Kardiyoloji Uzmanı Dr. Çetin Gül, günlük hayatta gülmenin kalp krizi riskinde düşüş sağlayacağını belirtti.
Günümüzde kalp krizi geçirenler sayısında ki artış sonrası Kardiyoloji Uzmanı Dr. Çetin Gül, günlük hayatta gülmenin kalp krizi riskinde düşüş sağlayacağını belirtti.
Uluslararası ve ulusal istatistiklere göre her 5 insandan birinin kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybettiği belirtilirken, son yayınlardaki epidemiyolojik çalışmalara göre ise, 20 ile 40 yaş arasındaki genç olan insanlarında kalp krizi riski ile karşılaştığı öğrenildi. Gülmenin kalp krizi riskini düşürdüğü kadar felç riskinde azalttığını söyleyen Çetin Gül, tansiyon düşüşü, kan şekerinde düşüş ve depresyonda da azalma olacağını vurguladı. Aşırı gülmenin ise Türk toplumundaki “gülmekten öldüm” deyimiyle kalpte ritim bozukluğuyla kalp krizi yaratabileceğinin altını çizdi.
“GÜLMEK KALP KRİZİ, FELÇ RİSKİNİ DÜŞÜRÜR, DEPRESYONU AZALTIR”
Gülme sırasında öncelikle vücuttaki fizyolojik değişikliklerin bilinmesi gerektiğini söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Çetin Gül, “İnsanlar güldüğünde veya kahkaha attığında stres ve stres hormonları dediğimiz kortizon, adrenalin, dopomin gibi hormonlar azalmaktadır. Mutluluk hormonu dediğimiz hemdorfin hormonu artmaktadır. Kan basıncı yani tansiyon düşer, kan şekeri düşer, bağışıklık artar, ağrı eşiği ağrıya dayanıklılık artar, depresyon azalır.
Sonuçta tüm bunlardan dolayı kardiyovasküler hastalık riskinde bir azalma, kalp krizi riskinde azalma, felç riskinde azalma, kronik akciğer hastalığı ve astım hastalarında da oksijen isteğinde azalma dikkati çekmektedir” dedi.
“ÇALIŞMA ÖRNEĞİNDE GÜLEN VE KAHKAHA ATAN GRUPTA, KALBİN OKSİJEN POMPALAMASI YÜZDE 10 DAHA YÜKSEK”
Brezilya’da yapılan bir çalışma örneğine değinerek iki grubun yaşadığı süreç sonrası gülmenin kalbe etkisinden bahseden Gül “Bunları klinik olarak gösteren Avrupa Kardiyoloji Derneği’nin toplantısında sunulan ve Brezilya’da yapılan bir çalışma örneği gösterilmiştir. Belli sayıda hasta iki gruba ayrılmıştır. Bir grup hastaya 3-4 hafta boyunca siyasi içerikli yayınlar, belgesel tarzı yayınlar, yağmur ormanları gibi yayınlar izletilmiştir. Bir grup hastaya da sürekli komedi filmleri ve komedi programları izletilmiş, gülmeleri ve kahkaha atmaları sağlanmış. Aylar sonra iki grup arasında yapılan fizyolojik testlerde, kalp ve damar sistemine yönelik yapılan testlerde komedi izleyen ve gülüp kahkaha atan grupta kalbin oksijen pompalamasının yüzde 10 daha yüksek olduğu görülmüş. Bu da gülmek ve kahkaha atmanın kardiyovasküler hastalık riskinde, kalp krizi riskinde, felç riskinde azalma yaptığının bir ön çalışması olarak görülmüş” diye konuştu.
“GÜLMEKTEN ÖLDÜM DEYİMİ AŞIRI GÜLMENİN ANİ KALP KRİZİYLE ÖLÜMLER YARATABİLİYOR”
Gülmenin aşırı olarak gerçekleştirildiği takdirde geçici bilinç kaybı, bayılma ve hatta kalpte ritim bozukluğuna da yol açabileceğini işaret eden Çetin Gül “Tüm bunlar dışında bazen Türk toplumunda bazı deyimler vardır “gülmekten öldüm”, “gülmekten bayıldım” “gülmekten yarıldım” ya da “gülmekten altıma işedim” gibi. Bunlar da gülmenin bazen aşırı derecede, nefesimiz tıkanacak kadar aşırı derecede katılarak ya da kahkaha atarak gülmenin zararlı olabileceğini gösteren terimler aslında. Hepsinin bir anlamı var. Aşırı derecede yoğun gülme krizinde aniden tansiyon düşerek beyine az kan gittiği için geçici bilinç kaybı olur ve bayılma yaşanabilir. Buna halk arasında gülmekten bayıldım denir. Yine aşırı derecede gülme krizi sırasında kalp ritmi bozukluğu ve ani kalp krizi nedeniyle ölümler bile olabileceği söyleniyor. Buna da gülmekten öldüm terimini yakıştırıyoruz” diye noktaladı.