Müezzinoğlu?ndan İpsala Mesaisi

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, İpsala Belediyesi tarafından düzenlenen 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü etkinliğine katıldı.

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, İpsala Belediyesi tarafından düzenlenen 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü etkinliğine katıldı.

İpsala Belediye Düğün Salonu önünde İpsala Kaymakamı Eyyup Özdemir, İpsala Belediye Başkanı Mehmet Kerman, Yenikarpuzlu Belediye Başkanı Ufuk Atalay, AK Parti İlçe Başkanı Turan Girgin, AK Parti Milletvekili Aday adayı Muzaffer Güven ile vatandaşlar tarafından karşılanan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu Belediye Düğün salonuna geçerek kadınlar günü etkinliğine katıldı.

İpsalalı kadınların kadınlar gününü kutlayan Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu “Bizler kız evladının, bizler eşin, bizler ananın ne anlamla geldiğini en iyi bilen bir milletin mensuplarıyız. Bizim milletimizde ananın yeri farklıdır, kız evladının yeri farklıdır, eşin yeri farklıdır. Ve bu anlamda bu farklılığımızla biz dünyaya medeniyet örnekleri göstermiş bir milletin mensuplarıyız. İnşallah kız evlatlarımızı iyi yetiştirerek, öz güvenli yetiştirerek ve onları yarınların güçlü kadını yaparak, güçlü aile ferdi yaparak, güçlü anneler yaparak İnşallah yarınlarımız bugünden çok daha sağlıklı ve aydınlık olacaktır.

Birileri ailenin parçalanması üzerine hesaplar yapıyor, birileri kadını tek başına farklıymış gibi hesaplar yapıyor. Ama dünya bir elmanın yarısıysa, kadın ve erkek bir elmanın bir yarısı diğeri bir yarısı. Asla erkek tek başına anlamlı değil, asla kadın tek başına anlamlı ve değerli değil. Dolayısıyla kadın ve erkek birlikte anlamlı ve değerli. Kadın ve erkek, birlikte biri anne biri baba olabildiği için anlamlı ve değerli. Ama biri anne biri baba dediğimizde eşitlik var mı? Hayır, yok. Anne çok farklı, anne çok değerli. Anne ruh veren anlamında. Anne, dünyaya gelen bir canlıya, bir varlığa ruh verebiliyor. Dolayısıyla, babanın böyle bir gücü var mı? Eşin böyle bir gücü var mı? Yok. Dolayısıyla annenin farklılığı bizim medeniyetimizde çok anlamlı ve çok değerli. Ve bizim medeniyetimiz anne için cennet anaların ayakları altındadır der. Ben, bir baba olarak çok isterdim, iyi bir babanın ayakları altında cennettir müjdesiyle muhatap olabilmeyi çok arzu ederdim. Ama ne yazık ki o doğurma, o ruh verme, o ruhu hayata hazırlama, o ruhu geleceğe hazırlama. Bugün dünya insanlık tarihinde ne kadar başarılı insanlar varsa, ilimde, sanatta, yönetimlerde ve insanlığa fayda sağlayan alanlarda bütün bunları doğuran anadır. Bunları yetiştiren anadır.

Dolayısıyla zaman zaman bizim ailelerimizi parçalama veya medeniyet anlayışımızı zedelemek adına karşımıza eşitlik lafını getiriyorlar. Hâlbuki eşit olabilmek mümkün değil, eşitliği istemekte doğru değil. İstenmesi gereken, mücadelesi gereken haktır, hak. Kız evladının hakları nerede olacak, eşin hakları nerede olacak, eşin hakları nerede olacak, ananın hakları nerede olacak? Yoksa otomatik olarak ya kocam da mutfağa giriyor mu? Çocuğun altını temizliyor mu? Hanginiz kaç defa neyi yaptınız derseniz bu matematik kadına da yapılabilecek en büyük zulümdür, en büyük haksızlıktır. Ama asla hakların zedelenmesi hakkını da hiç kimseye vermemeli. Ne erkeğe vermeli, ne de kanunlara, yasalara vermeli. O nedenle haklarımızı beraber daha güçlü hale getirip, yaşayacağız. Bakınız bizim medeniyetimiz ilim, kadın erkek tüm Müslümanlara farzdır der. İlk kelime kadın. Dolayısıyla, bir kadının doktor olması, bir kadının mühendis olması, avukat olması, öğretmen olması, iş kadını olması bütün bunlarda asla bir haksızlık söz konusu değildir. Ama haksızlığı birileri farklı bir yanlışla yaparsa, bunu düzeltmek matematikle değil, hakla olur, hakların korunmasıyla olur. O nedenle İnşallah bizler birlikte bir hak medeniyetinin yolculuğunu yapacağız. Şayet bugün ben bir Sağlık Bakanı olarak, ama özelinde bir doktor, bir baba, bir eş olarak geldiğim noktaların neredeyse tamamını bir anama borçluyum, iki eşime borçluyum. Dolayısıyla ananın hakkı, eşin hakkı korunabildiği ve geliştirebildiği zamandır anlamlı medeniyetler ve anlamlı yaşamlar.”diye konuştu.

Sağlık Bakanı Dr. Müezzinoğlu konuşmasının devamında “İnanıyorum ki, bu ülkenin yarınları bugünden daha güzel olacak. Yeter ki, siz anneler, siz kadınlarımız bu ülkenin kaderine sahip çıkın, geleceğine sahip çıkın.

Bakın, bu yıl Çanakkale Zaferi’nin 100. Yıldönümü. Çanakkale Harbi’nde yüzbinlerce askerimiz şehit oldu. Rabbim onlardan razı olsun. Bugün ay yıldızlı bayrağımızın altında geleceğe ait umutlarımızı, geleceğe ait hedeflerimizi konuşuyoruz ama onlar şehit oldu. Bize bu vatanı bıraktı. Ama o şehitleri doğuran anneler, o şehitleri hadi kınalı kuzum vatan için, bayrak için, ezan için, bu milletin namusu için şehit olmanı istiyorum. Ya vatan sağ olsun diyecek bir anlayışla onu oraya gönderen annelik duygusunu, annelik medeniyetini biz yok farz edebilir miyiz? Eşitlik diyerek, orada onlar şehit oldu. Geride kalanlar seyretti diyebilir miyiz? O anne yüreği, geride kaldıktan sonra çektiği acısı, çektiği ızdırabı, evlat hasretini biz hissede bilir miyiz? Dolayısıyla matematik medeniyetinin değil, rahmet ve bereket medeniyetinin mensuplarıyız biz. Rabbim İnşallah hanelerimize rahmet ve bereket nasip etsin. Kadınlarımızın da, kızlarımızın da toplumumuzun da yarınlarını bugünden daha bereketli kılsın.

Rabbim İnşallah, eşlerimizle, evlatlarımızla, ailelerimizle, önce kendi ailelerimiz, sonra biz burada İpsalalılar olarak güçlü bir aileyiz, Türk Milleti olarak güçlü bir aile. İnşallah muasır medeniyet seviyesinin üzerine güçlü yürüyen bir Türk Milleti ailesini, bir medeniyet ailesini İnşallah hep birlikte başaracağız. Bu Ülke’nin de, Edirne’nin de, İpsala’nın da, sizlerin de yarınları bugünden daha bereketli olsun.” dedi.

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu konuşmasının ardından İpsalalı bayanlara karanfil verdi.

Müezzinoğlu, buradaki programdan ayrıldıktan sonra İpsala’da vefat eden vatandaşın cenaze namazına katıldı.

Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, kıraathanede vatandaşlarla çay içerek sohbet etti.

Sağlık Bakanı Dr. Müezzinoğlu’nun İpsala ziyareti hasta ziyareti ile son buldu.