Övünmek lazım

Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü yoğun çabalar harcayarak coğrafyamıza uygun tohumlar üreterek üreticinin bunları kullanmasına olanak tanıyor.

Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nün yeni geliştirilen Buğday, Arpa, Yulaf çeşitlerinin tanıtım amaçlı düzenlenen Tarla Günü enstitü bahçesinde yapıldı. Tören saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın söylenmesiyle başladı.

Burada bir konuşma yapan Enstitü Müdürü Dr. Adnan Tülek,Türkiye’de üretimi yapılan sertifikalı buğday tohumunun %17’sinin TTAE tarafından geliştirildiğini söyledi.

EDİRNE’DEN DİYARBAKIR’A KADAR

Tülek, "Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsünde şimdiye kadar yapılan hububat ıslah çalışmalarında 15 adet ekmeklik buğday, 2 adet makarnalık buğday, 7 adet arpa, 2 adet yulaf çeşidi geliştirilerek tescil ettirilmiş ve çiftçilerimizin hizmetine sunulmuştur. Türkiye' de üretimi yapılan sertifikalı buğday tohumluğunun % 17' si Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsünün tarafından geliştirilen çeşitlerle yapılmaktadır. Enstitüde geliştirilen buğday, arpa ve yulaf çeşitleri Edirne'den Diyarbakır'a kadar birçok ilde ekim alanı bulmaktadır.

ULUSLAR ARASI ARAŞTIRMA 

Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsünde yapılan buğday ıslah çalışmaları kapsamında bu yıl ulusal çalışmalarda 17 ayrı verim denemesinde 789 farklı genotip, 2568 açılan materyal ve yine Enstitüde uluslararası düzeyde CIMMYT (Uluslarası buğday ve mısır araştırma merkezi) Türkiye şubesiyle birlikte Uluslararası Kışlık Buğday Geliştirme Programında (IWWIP) 22 ayrı deneme setinde 3825 farklı genotip bulunuyor. Enstitüde bu yıl yürütülmekte olan Arpa ıslah çalışmaları kapsamında ise ulusal çalışmalarda 8 adet verim denemesinde 391 genotip ve 2726 açılan materyal ve uluslararası düzeyde ise 164 farklı genotip bulunuyor. Yulaf ıslah çalışmaları kapsamında da 2 adet verim denemesinde 84 genotip ve 70 adet farklı kademelerde açılan materyal bulunmaktadır" dedi. 

BİLGİ ÜRETMEK

Ardından konuşan Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet İstanbulluoğlu’da "Günümüzde artık insanlığı doyurma adına tarımsal uğraşılar var. Günümüzde yaklaşık Güney Amerika  kıtası büyük alanı tarlaya çevirmiş durumda. Dünyanın artık  Güney Amerika  kıtası kadar tarlaya çevirecek yeri yok. Tarımsal bilgiyi artırıp üretime çevirmek gerekiyor. Bunun da yeri Ziraat Fakülteleri ve Tarımsal Araştırma İstasyonlarıdır. Üretilen bilginin üretime çevrildiği sektörün çiftçinin paylaştığı yerler tarla günleridir" dedi.

EDİRNE DENİNCE AKLA 3 T GELİYOR

Son olarak konuşan Edirne Valisi Dursun Ali Şahin ise, "Trakya çiftçisi bereketli topraklara sahip ve bilinçli tarım yapmasıyla yüksek verim almakta. Edirne'de dekar başına 600 kilogram buğday alınıyor. Sulama işleri tamamlandığında ilimizdeki arazinin üçte biri sulanmış olacak. İyi bir çiftçi isterse yılda üç defa ürün alabilir. Edirneliler Allah'ın sevgili kulları, işte toprağının üstü de bereketli altı da bereket yatağı. Altı da verimli madenlerle dolu. Allah vermiş... Edirneli de onun hakkını veriyor. Edirne'de 25 bin traktör var az sayı değildir.  bu zenginlikten. Herkes şükretsin, kanaat etsin. Şükür ve kanaat olmadıkça aşağı gider. İnsanoğlu şükür ve kanatla yücelir. 'Bugünümüze şükürler olsun' demeliyiz. İnsanoğlu şikayet ettikçe şikayet konuları artar. Edirne'de gördüğüm en güzel usullerden biri şükür, yağmur duaları. Köylerimizde yapılan o mükemmel, çok güzel toplantıları. Şükür her an yapılmalı,  Şükrettikçe, çalıştıkça Allah kuluna verir. Sırt üstü yat, yağmur yağsın, ağzıma düşsün ben su içeyim öyle yağma yok, öyle yağma da olmaz zaten. Edirne, aynı zamanda Türkiye'nin hububat deposu. Edirne denince akla üç 'T' gelir. Tarım, turizm ve ticaret."dedi.

Törenin ardından  yeni geliştirilen ürün çeşitleri katılımcılara  tanıtıldı.